Seyyid Kamber Halife'nin İcazetnamesi


ŞEYH HASANLI SEYYÎD KAMBER HALİFE'NİN BEKTAŞÎ İCAZETNÂMESİ / HİCRÎ 24 CEMÂZİYE'L-ÂHİR 1232

Şeyh Hasanlı Seyyîd Dervîş Teslîm Abdal evlâdından olan Seyyîd Kamber Halife'nin Hacı Bektaş-i Velî Dergâhı postnişîni Seyyîd Nebî Dedebaba halifesi olduğunu ve Seyyîd Şeyh Ebu'l-Vefâ Tacu'l-Ârifîn evlâdından Şeyh Hasanlı Köyü'nde medfûn olan Seyyîd Şeyh Ahmed Dede neslinden olduğunu gösteren kıymetli bir belgeyi İbrahim Kanberağaoğlu'nun arşivinden alıp yayınlayan Ocakzade Bülent AKIN hocamızın "Şeyh Ahmed Dede Ocağı'nın Yeniden Zuhuru: Teslim Abdal Ocağı (Yazılı Kaynaklar)" adlı çalışmasından alarak istifadenize sunuyoruz:

Hicri 24 Cemâziyelâhir 1232 (miladi 11 Mayıs 1817) Tarihli İcâzetnâme’nin Türkçesi

Bu, Alîm (Her şeyi bilen) ve Azîz (Yüce) Allah’ın takdiridir.

“Yardım Allah’tandır ve fetih yakındır. Müminleri müjdele! (Kurân-ı Kerîm, Saff 61/13)”.

Ey Muhammed! Ey Ali! İnsanlığın hayrı!

Allahım! Muhammed Mustafa’nın nurunu aziz kıl!
Allahım! İmam Aliyyü’lMurtazâ’nın nurunu aziz kıl!
Allahım! Haticetü’l-Kübrâ’nın şanını aziz kıl!
Allahım! Fâtımatü’z-Zehrâ’nın şanını aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Hasan Hulki Rıza’nın nurunu aziz kıl! Allahım! Efendimiz Kerbela çölü şehidi İmam Hüseyn’in nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz, mübarek on dört masumdan İmam Zeyne’l-âbidîn’in nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Muhammed-i Bâkır’ın nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Cafer-i Sâdık’ın nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Mûsâ-yı Kâzım’ın nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz yedinci kıble, sekizinci imam, Horasan sultanı, Horasan’ın delili, Horasan toprağının şehidi İmam Ali ibni Musa Rıza’nın nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Muhammed-i Takî’nin nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Aliyyü’n-Nakî’nin nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz İmam Hasan el-Askerî’nin nurunu aziz kıl!
Allahım! Efendimiz zamanın sahibi, zamanenin kutbu, deliller delili İmam Muhammed Mehdî’nin nurunu aziz kıl!

Önce gelenler, sonra gelenler, zâhir olanlar, bâtın olanlar, temiz ve güzel olanlar; tamamının üzerine salât u selam olsun. Ali gibi yiğit Zülfikâr gibi kılıç yoktur. Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıyla başlar O’ndan yardım isteriz. 

Hamd, gizli ilim süsüyle âriflerin kalbini süslemeye kâdir olan, marifeti mertebeye göre az ya da çok, lafzen ve manen taksim eden; iyi görüş sürmesi olan kemâlini, yardım edip şefkat göstererek âlimlerin gözüne sürme eden, mâşuğun (yani Allah’ın) ismini hâlen (manevi olarak) ve kâlen (lafzen) duymaya hasret çekenler işitsin diye onların kulaklarını açan Allah içindir. O, birdir. O, sizi Yasin sûresi ve “O Allah ki O’ndan başka ilah yoktur. O gaybı ve şahit olunanları bilir. O, Rahman ve Rahim’dir (Kurân, Haşr 59/22-23-24)” âyet-i kerîmeleri üzere, birliğini müjdeleyerek kendi yaratıldığınız halde yarattı. Kalplerdeki sırları bilen O’dur. Kör karanlıktaki bir hurma ağacını (sidre) bilen, yer altı ve yer üstündeki bütün denizleri dalgalandıran O’dur. Ben, Allah’tan başka ilah olmadığına ve O’nun ortaksız, tek olduğuna şehadet ederim. Ve yine Muhammed’in O’nun kulu ve resulü olup gönderdiği nebisi olduğuna, onu diğer peygamberlere önder ve aziz kıldığına şehadet ederim. Allah’ın salâtı ve selamı daima ve bolca O’nun ailesi, evladı, ashabı ve eşleri üzerine olsun.

Hazreti Peygamber şöyle buyuruyor: “Ashabım yıldızlar gibidir. Onlara uyanlar doğru yolu buldular”. Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Yardım Allah’tandır ve fetih yakındır (Kurân-ı Kerîm, Saff 61/13)”. Hazreti Peygamber şöyle buyuruyor: “Bir kul, mümin bir kardeşinin sıkıntısını gidermedikçe Allah da o kulunun sıkıntısını gidermez”. Hazreti Ali bin Ebî Tâlib (Allah vechini mükerrem kılsın) şöyle buyuruyor: “Büyüklük üç şeyle olur: Devlet katında tevazu, güçlüyken affetme erdemi gösterebilme ve bağışta bulunma”. Âlem kutuplarının kutbu, muhakkıklar sultanı, Horasanlı Hacı Bektaş-ı Veli (Allah, aziz sırrını kutsasın) dedi ki: “Marifetin kokusu (dahi), çokça amel etmekten daha hayırlıdır. Dünya büyüklüğü mal ile, seçkinlerin büyüklüğü ameller ile, seçkinler seçkininin büyüklüğü ise haller iledir. Uluların büyüklüğü esrâr ile, avamın büyüklüğü ikmal ile, seçkinlerin büyüklüğü haller ile, seçkinler seçkini olanın büyüklüğü esrar ile olur. Hedefe ulaştıran (hakiki) şeyh, başkasının işinde ve sıhhatinde olur, Allah’ın emrinden ayrılmaz ve O’nun yasakladıklarından sakınır, hakiki kul olur. Yüce Allah’ın buyurduğu gibi: 'Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan sakının (Kur’ân Haşr 59/7)'”.

Yüce Allah’ın takdiriyle kalem ilk önce şunu yazdı:

Esirgeyen, bağışlayan Allah’ın adı ile başlarım. Kim yeryüzünde Allah’ın kazasına razı olmaz ve verdiği belalara sabretmezse, başka Rab arayarak yoldan sapmış olur. Nefs-i levvâmeyi mücâhede ile öldürmek ve nefs-i mutmainneyi riyazet ile diriltmek gerekir. Böylece yüce ve değerli mertebelere erişmek mümkün olabilir. Ruhu arındırıp başkalarının hakkı gözetilmeli ve dünya nimetinin çok azıyla kanaat edilmelidir diye söylenir. Muhakkak ki fakirlik, zenginlikten daha hayırlıdır. Yüce Allah (c.c.) şöyle buyuruyor: “Erkek ya da kadın, kim mümin olarak iyi amel işlerse, ona güzel bir hayat yaşatırız. (Nahl 16/97)”. Kanaat, aç olmakla, tokluğu sevmemekle, makam mevkii terk etmekle, hayır ve taate intisap edip ictihâd ve hayrâta uymakla olur. Böylece dervişler sınıfına yükselecek ve böylece fakrın hakikatini bulup dileği üzere fenâ fillâh ve bekâ billâh mertebesine erişecek, yüce Allah’ın af ve bağışlamasına nail olacaktır.

Malatya’ya bağlı Saz (Muşar) nahiyesindeki Şeyh Hasanlı nâm karyede (köyde) oturan, fakirlerin ve muhtaçların hizmetçisi vâsıllar zümresinin ve âriflerin kutbu Sultan Hacı Bektaş-ı Velî dergâhında bulunan, Şeyh Ebu’l-vefâ torunlarından Seyyid Şeyh Ahmed Dede tekkesinin hayırlı evlatlarından Seyyid Kamber Halife – Allah, yardımını arttırarak, onun ömrünü ve sırlarının bereketini daim etsin- bütün işlerinde hâlen ve kâlen uygun bir hal üzeredir. Biz, onu mutlak surette icâzetçi kıldık. Farz namazları kıldırmak üzere seccadeye oturur, üzerine vacip olan zekâtları verir, gücü yettiğince ihtiyaç sahiplerini hacca gönderir, Ramazan oruçlarını tutar, gelene gidene vazife verir, evrakların mühürlenmesi işlerini görür, ahde vefasızlık etmeyip sözünde durur / durdurur, yanında bulunan fakir ve muhtaçlara, çeşitli zümreden insanlara gereği gibi davranır, onlara zikir telkin eder. Çerağ yakar, mikrâs sahibidir, tevbesini taze tutar, hırka giyer, sancak yükseltir, kandil uyandırır, tehlîl ve tekbîr ile zenbil yükseltir. Bundan sonra, O’nun nesebi, insanlığın en şereflisi, salihlerin en salihi, büyüklerin övüncü, Hacı Bektaş-ı Veli’nin şimdiki halifesi, postnişîni Seyyid Nebî Dedebaba’ya – Allah ömrünü daim etsin – tevârüs etti. Gerçek şu ki daha sonra bu nesep, insanların en şereflisi, salihlerin en salihi, haseben ve neseben büyüklerin övüncü, zamanın şeyhi, pîrlerin kutbunun seccadesine sahip, yakîn ilmini bilen, hakke’l-yakîn ve ayne’lyakînin yol göstericisi, fakirlerin ve muhtaçların hizmetçisi Seyyid Şeyh Feyzullaha – Allah ömrünü ve bereketini daim etsin- tevarüs etti. Sonra Şeyh Abdullatîf Efendi’ye (Allah’ın rahmeti gani gani üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra sıra bakımından Seyyid Şeyh Bektaş Efendi’ye (Allah’ın rahmeti gani gani üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh e’l-Hâc Feyzullah Efendi’ye (Allah’ın rahmeti gani gani üzerine olsun, Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Ali Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Elvan Efendi’ye (Allah’ın rahmeti gani gani üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra şehidlerden Şeyh Abdülkâdir Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Hüseyin Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Zülfikâr Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Yusuf Efendi’ye (Allah’ın rahmeti gani gani üzerine olsun, Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Kâsım Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Hasan Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Bektaş Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Kalender Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Mürsel-i Bâlî Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Resûl Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Bektaş Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Yusuf-ı Bâlî Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Mahmud Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh İskender Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Genç Kalender Efendi’ye (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tevarüs etti. Sonra Şeyh Resûl-i Bâlî Sultan’a (Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra, abdallar sultanı, sırların deliline sahip Şeyh Balım Sultan’a (Allah aziz sırrını kutsasın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Mürsel Baba Sultan’a (Allah kabrini aydınlatsın) tevarüs etti. Sonra Şeyh Hızır Lale Sultan’a (Allah kabrini aydınlatsın tevarüs etti. O, ilm-i ledün sahibi, âlemin kutbu, şeyhü’s-samedânî (İlahî lütuflara erişmiş şeyh), pîr-i kâmil Hacı Bektaş-ı Velî’nin soyundandır. Hacı Bektaş-ı Velî’nin, Allah’ın rahmetine muhtaç olan zâhid ve sâlik evlatlarındandır.

Hızır Lâle Sultân’ın soyu şöyledir:

 

Hacı Bektaş-ı Velî e’l-Horasânî (Allah gizli ve aziz sırrını kutsasın)
ibni Sultân İbrâhîm-i Sânî
ibni Sultân Mûsâ-yı Sânî
ibni Sultân İbrâhîm-i Mükerremü’l-Hâcib
ibni İmâm Mûsâ-i Kâzım
ibni İmâm Cafer-i Sâdık
ibni İmâm Muhammed-i Bâkır
ibni İmâm Zeyne’l-âbidîn
ibni İmâm Hüseyin
ibni İmâm Ali’dir (Allah vechini mükerrem kılsın)

“Fetih yakındır” kapılarını, Hacı Bektaş-ı Velî’nin tarikatine sâlik olanlara açtı. O’nun mürşidi Sultan Hoca Ahmed-i Yesevî (Allah’ın rahmeti üzerine olsun)’dir. Onun mürşidi babası Muhammed-i Hanefî’dir. Onun mürşidi İmâm Ali’dir. İmam Ali’nin mürşidi Musa Rıza, onun mürşidi İmâm Mûsâ-i Kâzım, onun mürşidi İmam Cafer-i Sâdık, onun mürşidi İmâm Muhammed-i Bâkır, onun mürşidi İmâm Zeyne’l-âbidîn, onun mürşidi İmâm Hüseyin, onun mürşidi İmâm Ali (Allah vechini mükerrem kılsın), onun mürşidi kâinatın övüncü Hazreti Muhammed Mustafa’dır -Allah’ın salatı ve selamı hepsinin üzerine olsun-. Hazreti Peygamber’in mürşidi Allah’ın habercisi Cebrâîl-i Emîn’dir ve onun mürşidi de âlemlerin Rabbi’dir (celle celâluhu). Yüce Allah’ın yardımıyla tamam oldu.

Kitabın yazılış sebebi ve bu satırların hitaba gelmesinin nedeni şudur:


Aziz atam, âriflerin ezelî sultanı ve Hak âşıklarının delili hazret-i Hünkâr Hacı Bektaş-ı Velî (Allah gizli ve aziz sırrını kutsasın) hazretlerinin yüce tarikatına bağlı tekkelerden Malatya’ya bağlı Saz nahiyesinde bulunan Şeyh Hasanlı adındaki köyde sâkin, Şeyh Ebu’l-Vefâ evladından Seyyid Şeyh Ahmed Dede tekkesinin değerli evlatlarından Seyyid Kamber Halife velilerin yolunu kabul edip eline sofra, çerağ, taş, kılıç, izin, icazet ve inâbet verildi. Halifelik yapması uygun görüldü. Dahası mürit tutup muhip edinmesine ve velilerin tarikatını diri tutup, tarikat erenlerinin de buna rıza göstererek engel olmaması üzere salık verildi. İcâzetnâmemizin gereğiyle hareket edilsin. Doğru yola uyanlara selam olsun! Âlemlerin Rabbi yüce Allah’ın yardımıyla, bunu 1232 senesinin Cemâziyelâhir ayının 24’ünde yazdı. 

Şâhitler:

Fakirlerin hizmetçisi, Hacı Bektaş-ı Velînin postnişini Seyyid Nebî Dede’nin halifesi

Fakirlerin hizmetçisi Türbedar Baba
Fakirlerin hizmetçisi Halife Elhâc Aşçı Ahmed Baba
Fakirlerin hizmetçisi Halife Ekmekçi Ahmed Baba
Duacı, mübarek vakfın mütevellisi, Hacı Bektaş Velî evladından Hamdullah Efendi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Mustafa Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Nurullah Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Dede Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Zülfikar Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Hacı Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Zinde Ali Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Selman Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Kalender Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Hüseyin Çelebi
Duacı, Hacı Bektaş Velî evladından Hasan Çelebi ve hepsinin soyundan gelenler...


Paylaş

Kommentare: 0

Paylaş

@seyhahmeddedeocagi
@seyhahmeddedeocagi